Esselamualeykum. Rahmetullahi ve Berekatuhu...
EVİMİZE GİRERKEN DE SELAM VERMELİYİZ
İslam toplumunda dost ve ahbaplarla, arkadaş, tanıdık kısaca bütün müslümanlarla sevgi, saygı ve samimiyet duygularının geliştirilebilmesi için, karşılıklı olarak selam verip-almak gereklidir. Selam yalnızca dışarıda, sokakta, iş yerlerinde verilip-alınmaz; evde de selam verilip-alınmalıdır. Aile, yuva, insanın dertlerini unuttuğu, sevgiyi yaşadığı, paylaştığı yerdir. Dolayısıyla selam gibi mukaddes ve mübarek anlamlar taşıyan bir sözün yuvadan mahrum edilmesi elbette doğru olmaz. Peygamber Efendimiz bu konuda da, yanında büyüttüğü Enes’e (r.a) şöyle buyurmuştur:
SELAM NASIL VERİLİR?
Selam vermenin en kısa şekli “es-Selamu aleyküm (Sizlere selam olsun)” şeklinde, çoğul halde söylemektir. Selam verilen, tek bir kişi olsa bile bu şekilde selam vermek en güzel olanıdır. Bu şekilde selam verildiği takdirde selamı alacak olan kişi, “Ve aleyküm selam” der ya da “Ve aleyküm selam ve rahmetullahi ve berekatühü” şeklinde sonuna dua cümleleri ekleyebilir. Faziletli olan verilen selama dua cümleleri ekleyerek karşılık vermektir.
İmran b. Husayn’dan (r.a) rivayet ediliyor:
SÜNNET ÜZERE SELAM VERMENİN ŞEKLİ
Rasulullah Efendimiz (s.a.v) el ve kolla işaret ederek selam vermenin müminin selam veriş şekli olamayacağını, müminin “es-Selamu aleyküm” diyerek selam vermesi gerektiğini bildirmiştir (Tirmizi). Ancak uzakta olan kişilere, selam verdiğini ifade etmek üzere hem dil hem de elle işaret ederek selam vermenin bir mahzuru yoktur.
Selam vermek müekked bir sünnettir. Verilen bir selama karşılık yani cevap vermeye gelince, eğer mecliste sadece kendisi varsa, ondan başka kimsenin cevap veremeyeceği apaçık ortadadır. Onun selamı alması farz-ı ayındır. Eğer mecliste birkaç kişi varsa, selama cevap vermek farz-ı kifaye olur. Onlardan biri selama karşılık verdiği zaman diğerlerinin üzerinden bu sorumluluk düşer. Eğer hiçbirisi selamı almazsa hepsi günahkar olur. Verilen selama hepsi birden karşılık verirse, elbette bu en güzeli ve en faziletlisidir.
Selam verirken veya alırken, eğilmek doğru değildir. Selam verildiği takdirde alamayacak durumda olanlara ise, selam vermek doğru değildir. Mesela,
KADINLARLA SELAMLAŞMA
Selam alıp vermek kadın erkek bütün müminler içindir. Günümüzdeki teamül ise selam alıp vermenin sadece erkeklerin yapabilecekleri bir davranış olduğudur ki bu yanlıştır. Mümin bir kadının mümin bir kadına selam vermesi, erkeğin erkeğe selam vermesi gibidir. Kadın ve erkek karşı karşıya geldiklerinde; eğer kadın, kişinin hanımı veya mahrem yakınlarından (evlenemeyeceği akrabalarından) birisi ise, kadına selam verebilir. Bunlardan hangisi selama başlarsa başlasın fark etmez; diğerinin onun selamını alması farzdır.
İslamiyet kişiyi fitne ve fesada sürükleyen görüntü, davranış ve hallere karşı koruyucu tedbirler alır. Çünkü İslam’da insanın safiyet ve vakarının muhafazası ve bozulmaması esastır. Bu tedbir ve koruma hem erkek için, hem de kadın için düşünülmüştür. Bu sebeple birbirlerine yabancı erkek ve kadının, karşılaştıkları zaman vereceği selamdan ötürü fitne oluşacağından endişe ediliyorsa, selam verilmez. Eğer kişinin karşılaştığı kadın yaşlı biriyse ve fitneye sebep de olmayacaksa, kadının erkeğe selam vermesi caiz olduğu gibi erkeğin de o kadına selam vermesi caizdir. Hayirli Cuma'lar...
Semerkand Aile Dergisi 60. Sayı