AKŞEMSEDDİN HAZRETLERİ - İstanbul'un Manevi Fatihi - 3  

Posted by Tespih Taneleri... in

Canlar yazı dizimizin son ve benim için en can alıcı noktasına geldik. Daha once Istanbul'u fethetmek icin gelen, Halid Ibni Zeyd Ebu Eyyub el- Ensari(ra) surlarin civarinda sehit olmustu. Kerametiyle O'nun kabrini bulmasiyla alakali olarak Evliya Celebi, '' Seyahatname''sinde soyle anlatiyor:

Fatih Sultan Mehmet Istanbul'u fethederken, yetmis yedi kibari ehlullah, Eba Eyyub'un kabrini tecesuse koyuldular. Iclerinden Aksemseddin:


"Beyim, Alemdar-i Rasulullah Eba Eyyubu'l-Ensari bu mahallede medfundur'' diyerek, bir hiyaban-i orman icre girdi. Bir seccade yaydirip namaza durdu. Iki rekettan sonra selam verip tekrar secdeye vardi ve rahat bir uykuya dalmis gibi oylece kaldi. Bircok kisiler;


''Efendi Hazretleri, Hz. Eyyub'un kabrini bulamadigi icin hicabindan uykuya vardi.'' diye tarizler ettiler. Bir saat sonra Aksemseddin Hazretleri seccadeden basini kaldirip, mubarek gozleri kan canagini andirir sekilde Fatih Sultan Mehmed Han'a hitaben;


''Hunkarim! hikmeti Huda seccademizi tam Hazret'in kabri uzere sermisler'' dedi.

Bunun uzerine seccadenin bulundugu yer derhal kazildi, uc zira derinlikte, dort kose yesil bir somaki tas ortaya cikti ve uzerinde kufi yazi ile, ''Haza Kabriu Eba Eyyub'ul Ensari'' diye yazilmis oldugu goruldu. Tas kaldirildiginda, Hz. Eyyub'un ter-u taze vucudu safran ile boyanmis kefeni icinde ortaya cikti. Sag elinde de tunc bir muhur vardi. Ahh Ahh canlar olaya bakin!
Vay o oldukten sonra dirilmeye inanmayanlarin haline!
Vay o Allah ve Rasul'unu inkar edenlerin haline!
Rabbim dogru yola ilettikten sonra kalblerimizi kaydirmasin insallah...
Bu konuda ki baska bir rivayet de soyledir:

Fatih Sultan Mehmed, Halid ibni Zeyd Ebu Eyyub el-Ensari(ra)'in kabrinin bulunmasi ve bilinmesini hocalarindan rica edince, Akseddin Hz.'leri dedi ki:

''Su karsi yakada ki tepenin eteginde bir nur goruyorum ihtimalen oradadir.''

Derhal padisahla oraya gittiler. Aksemseddin Hz.leri oradaki bir cinardan iki dal parcasi aldi ve birini bir tarafa, digerini az oteye dikerek;


''Bu iki dal arasi, Mihmandar-i Rasulullah'in kabridir'' buyurdu ve geri dondu. Fatih Sultan Mehmed Han hocasinin soyledigine her ne kadar inaniyor olsa da hic suphesi kalmamasi icin o gece dallarin yerini degistirtti. Eski yer kaybolmasin diye de oraya muhrunu gomdurdu. Sabah olunca hocasina Eyyub Hazretlerinin kabrini tekrar tayin etmesini rica etti, tekrar gittiler. Aksemseddin Hazretleri dikildigi yere bakmadan dogruca gidip eski yerde durdu ve;
''Dallarin yeri degistirilmis Halid 'in kabri buradadir'' dedi ve yanindakilere ;
''Sultanin muhru de burada gomulu olsa gerek, cikarin ve kendisine teslim edin'' buyurdu. Arkadaslar evliyalarin kerametine siddik-i kalb ile inanmak lazim...Aksam yapilan islerden Aksemseddinin manen haberi olmustu. Onlarin kalb gozu aciktir uyku halinde bile olsalarda...
Bunun uzerine Sultan Fatih'in kalbinde hic bir suphe kalmadi ve hocasina duydugu muhabbet daha da ziyadelesti. Hatta soyle dedigi rivayet edilir;

''Ben Istanbul'un fethinden cok Aksemseddin'in zamaninda yasadigima seviniyorum''

Haklisin Sultanim ne buyuk saadet, ne buyuk bir devlet gercekten nasipliymissin..Zaten Fatih Sultan Mehmet Han'in hayatimda cok ozel bir yeri vardir. Bir ara her cuma ziyaretine giderdim.

Fatih Sultan Mehmed Han Eba Eyyub Ensari'nin kabri serifinin uzerine bir turbe ve Aksemseddin ve talebelerine mahsus odalar bir de cami-i serif yaptirdi. Aksemseddin'e orada oturmalarini rica etti. Fakat o bu teklifi kabul etmeyerek memleketi olan Goynuk'e dondu. Padisah'in kendisine gonderdigi hediyeleri hayir islerinde kullanmak uzere vakiflar kurdu. Bir taraftan hayir islerini surdururken diger taraftanda muridlerinin manevi terbiyesi ile mesgul oldu. Tabi Sultan Fatih ile ilgisini kesmeyip zaman zaman Istanbul'a geldi ve padisah'i ziyaret etti. Gonderdigi mektuplarla gerekli ikaz ve tavsiyelerde bulndu. Istanbul'un fethinden sonra Sultan Fatih sarayi, saltanati birakip tekkeye dosegi sermek, tamamiyle seyhine baglanmak istedi. Nitekim bir gun seyh'ine dedi ki;

''Muhterem Hocam! Elhamdulillah Istanbul'u da fethettik. Artik beni dervislige kabul buyurmanizi istirham ediyorum''

Aksemseddin Hazretleri;

''Sultanim; Sen bizim tattigimiz lezzeti tadacak olursan, saltanati birakir devlet islerini yapamazsin. Dervislikle padisahlik bir arada yurumez. Sen kenara cekilirsen duzen bozulup, halk perisan olabilir. Bunun ise vebali buyuktur.''dedikten sonra birden ciddilesip, celalli bir edayla;
''Osmanogullarinin dervise degil, Sultan'a ihtiyaci var!'' buyurarak onun bu arzusuna devletin bekasi icin engel olmak zorunda kaldi.

Hayatin son yillarini Goynuk'te zikir, ibadet ve fakir hastalari tedavi ile ugrasarak gecirdi. Taskopruluzade'nin ''Dinin ve milletin gunesiydi'' dedigi Aksemseddin Hazretleri, son anlarinda sevdiklerini ve dostlarini topladi, onlara vasiyetlerde bulundu. Yasin suresini okuyup sunnet uzere sag yanina yatarak 1459 yilinda Goynuk'te ruhunu Rahman'a teslim etti. Turbesi Bolu ilinin Goynuk ilcesindedir.

Allah'im kabr-i serifini ziyareti nasip eyle ne olur. Allah dostlarini sevmemiz lazim cunku Allah onlari cok seviyor. Beni cok ama cok etkileyen bir mubaregin hayatindan kucuk bir parca sunmaya calistim sizlere. Arifan dergisinin ocak sayisinda kendisinden cok soz etmislerdi Allah razi olsun, bu vesileyle bizde yad etmis olduk.

Allah'in salat ve selami Peygamber Efendimiz(sav) ve ashabinin uzerine olsun. Rabbim sefaatlerine nail eylesin. Burada nacizane zikrettigimiz butun isimlerin ruhlari sad olsun. Selamimiz onlara ulassin umidiyle cunku onlar kendileri anildigi zaman Allah'in izniyle haberdar oluyorlar. Basta Efendimiz(sav)'in, her biri yildizlar gibi olan ashabinin, Eba Eyyub Ensari'nin, Aksemseddin Hazretlerinin ve Sultan Fatih'in ve de o zamandan bu zamana gelmis gecmis butun Allah dostlarinin mubarek ruhlar icin hulusi kalb ile Salavati Serife ile El- FATIHA!

This entry was posted on Pazar, Mayıs 02, 2010 at 07:52 and is filed under . You can follow any responses to this entry through the comments feed .

6 yorum

harikaydı tüm postları okudum ruhları şad olsun sizden rabbim razı olsun selam ve dua ile..

2 Mayıs 2010 09:38

Rabbim cumlemizden razi olsun guzel kardesim... Allah mubareklerin izinden idip evlatlarimizi onlara yakisir sekilde yetistirmeyi nasip etsin insallah...
Tesekkur ederim guzel yorumun icin...
Sevgilerimle dualarin golgesinde...

2 Mayıs 2010 11:45

Allah dostlari bambaska insanlar... Ben onlarin himmetlerine cok inaniyorum. Onlarin bu dunyanin en buyuk hazineleri, peygamber varisleri. Tesekkurler husnacigim.

2 Mayıs 2010 21:12

Haklisin guzel kardesim, bende cok inanadigim icin sizinle bir tanesini paylasmak istedim. Zaten inanmakta nasip degil midir?
Hamdolsun farkindayiz fark ettirelim diye gayret ediyoruz. Rabbim kabul ederse insallah...
Allah'a emanet ol canim

2 Mayıs 2010 22:22

MARAVILLAS DE ESE MUNDO ESPIRITUAL DEL QUE SON DUEÑOS. SALUDOS DE PAZ.

3 Mayıs 2010 05:15

Thank you so much!

4 Mayıs 2010 07:27

Yorum Gönder

Related Posts with Thumbnails
Site'de Kaç Kişiyiz