ONLAR ÇARESİZ DEĞİLLERDİ  

Posted by Tespih Taneleri... in




Psikologlar¸ pireleri üstü kapalı cam bir kavanoza koyarlar. Sonra zemin ısıtılamaya başlanır. Ayakları yanan pireler kavanozdan kurtulmak için zıplamaya başlarlar. Her zıplayışta kavanozun üst camına çarpan pireler belirli bir süre sonra kavanozun boyu olan 30 cm kadar zıplamayı öğrenirler.
Deneyin ikinci aşamasında ise kavanozun üstündeki camı kaldırarak kavanozu tekrar ısıtmaya başlarlar¸ pireler yine 30 cm kadar zıplarlar.Pireler birinci deneyde kendilerini engelleyen şeyin ne olduğunu bilmeden kendilerine bir iç engel oluşturmuşlardır. Yani öğrenilmiş çaresizlik içindedirler.

Ne yaparsak yapalım biz buradan kurtulamayacağız diyerek iç engellerine takılırlar.Deneyin ikinci aşamasında pireler için şartlar değişmesine rağmen yine iç engellere takılırlar. Pireler birinci deneyde kavanozdan çıkmak için enerjileri vardı¸ ama imkânları yoktu. İkinci deneyde ise imkânları vardır¸ fakat çıkacak inançları kalmamıştır. Öğrenilmiş çaresizlik; kişinin herhangi bir konuda denemelerine rağmen sonuç alamaması ve bunun sonucunda da şartlar ve imkânlar değişmesine rağmen denememeyi öğrenmesidir.

İşte öğrenmiş çaresizliği yenmiş kişilerden bazıları:

Rivayete göre Er-Razi Hazretleri küçüklüğünde ilim tahsil etmek için başka bir memleketteki medreseye gider. Belirli bir zaman sonra hocası¸ Er-Razi'ye:


"Oğlum sende okuyacak kapasite yok¸ sen bunları öğrenemeyeceksin. Köyüne git de ailene köy işlerinde yardım et." der.


Er-Razi Hazretleri de heybesini alarak köyünün yolunu tutar. Yolda giderken akşam olur ve gecelemek için bir mağaraya girer. Mağarada nemden dolayı su buharının oluşturduğu su damlacıklarının damlaya damlaya taşları deldiğini görür.
Bunun üzerine Er-Razi Hazretleri "Bu küçük su damlası¸ damlaya damlaya bu taşı delebiliyorsa ben de bu işi yapabilirim." diyerek sabah tekrar okuluna döner ve derslerine çalışmak için bir damla misali kararlı bir şekilde çalışır.
İslâm dünyasında kendisini kabul ettirmiş bir âlim olan Er-Razi Hazretleri çok sayıda kitaplarıyla birlikte meşhur bir ilim adamı olmuştur.

Edison elektriği icat etmeden önce elektriği bulmak için 999 defa (bazı rivayetlere göre de 9999) deneme yapmış. Etrafındakiler:


"Üstat¸ bir daha deneyip sayı bin olunca başarısız oldum diyebilir misiniz?" demişler. Edison:


"Hayır¸ elektriğe gitmeyen bir yol daha buldum diyebilirim." demiş. Bu Edison ki¸ okulda öğretmenler tarafından hiçbir şey öğrenemeyecek kadar aptal bulunurdu.


Charles Dickens yayınevleri tarafından; sende yazar olacak kapasite yok denilerek geri çevrildiği¸ Barış Manço okulda müzik derslerinde ikmale kalmasına rağmen müzikteki başarısını bilmeyen ve sanatçılığını kabul etmeyenimiz yoktur.


Çağımızın büyük bilgini olarak bildiğimiz Einstein¸ dört yaşına kadar konuşamadığı ve matematik dersindeki başarısızlığı yüzünden okuldan atılmasına rağmen öğrenilmiş çaresizliğin nasıl yenilebileceğini bizlere çok iyi göstermişlerdir.
Yukarıdaki insanların da inanın yaşam şartları açısında bizden çok iyi olduklarını sanmıyorum. Onlar bütün olumsuzluklara rağmen mücadeleyi bırakmamalarından başka bizden farkları olmadığını düşünüyorum.

This entry was posted on Salı, Mayıs 10, 2011 at 09:00 and is filed under . You can follow any responses to this entry through the comments feed .

1 yorum

Kesinlikle çok doğru yazdıklarınız. "Taşı delen, suyun kuvveti değil, sürekliliğidir." sözünü de çok beğenirim. Eğer istersek ve azim gösterirsek yapamayacağımız iş yoktur. Yeter ki inancımız tam olsun ve yılmayalım. Sevigler...

23 Mayıs 2011 19:07

Yorum Gönder

Related Posts with Thumbnails
Site'de Kaç Kişiyiz