Sus Gonlum !
Efkâr dolu gönül sustuğu vakit, bir nâme duyulur; yalnızlar esas yalnızlığa, duygular düşlediği rüyalara, dil konuşma özlemi duyduğu sevdalara savrulur… mühür vurulur Ayın’a, çıkarılır Şın alfabeden, hüzne bırakılır Kaf belirsiz sinelerden…Ve bir ses duyulur, bir dize fısıldar inceden; “Ey gönül gel gayriden geç aşka eyle iktidâ Zümre ehli hakikat ânı kılmış muktedâ.”
Şimdi… Sus gönlüm… sus gönlüm
Çok dile getirme. Sen dile getirdikçe gönlüm daha çok coşuyor, daha da meraklanıyor ve beklemek daha da zorlaşıyor…
sus gönlüm
Çok laf etme. Az söyle ki işimiz olgunlaşsın. Az söyle ki Hakk’a karşı yanlış kelam çıkmasın.
sus gönlüm
Bir elif miktarı sus. Az kaldı bahara. Dayan gönlüm. Denizin içinde meydana gelen görünmeyen dalgalar gibi yüreğini biliyorum. Beklemekten başka çare olsaydı, seni durdurmazdım… İnan bana… Ama yok. Başka çare yok. Unutma ki ilaç bile beklemeden tesir etmez, çiçek bile vakti gelmeden önce açmaz…
sus gönlüm
Bu kışın bahara dönünceye kadar…Bu gece gündüz oluncaya kadar…Uzak yollar yakınlaşıncaya kadar…Bu sıkıntının ardından ferahlık gelinceye kadar…Ve yüzümüz vuslat gözyaşlarıyla ıslanıncaya kadar sus…
sus gönlüm
Seni senden daha iyi bilen Rabbinin hükmü vuku buluncaya kadar. Senin nasibin sana ulaşıncaya kadar,ulaşmayanlarınsa senin nasibin olmadığını anlayana kadar sus…
sus gönlüm
Onun geleceğini görünceye kadar. Acının bala dönüştüğünü fark edinceye kadar. Onun gönlünün senin gönlüne muhabbet düğümüyle bağlandığını görünceye kadar…
sus gönlüm
Bütün bu susmalarına karşılık her şeyin hayırlısının olacaĝına inanarak sus..
sus gönlüm
Her susuşun bir cevap olsun. Her susuşun, sabrın olsun. Her susuşun, duan olsun. İçten yakarışının adı olsun, susuşun. Bekleyişinin, umut edişinin, inancının, sevdiğinin vurgusu olsun, susuşun…
sus gönlüm
Alıntı