Esselamualeykum arkadaslar, yeni bir haftaya basladik yine, bugun size gecenlerde katildigim ''Tarihi Bogazici Gezisi''nden bahsetmek istiyorum. Cunku hayatimda unutamayacagim bir gune daha imza attim bu gunle.Yine cok degerli hocamiz Ayasofya Baskani Haluk Dursun'un muhtesem anlatimiyla cm cm gezdik Bogazici'ni. Osmanli yazlik olarak kullandiklari yalilardan aksamustleri bogaz gezisine cikarlarmis.Yahut musiki esliginde bazen de mehtabi seyretmeye cikarlarmis. Bizde aynini yasadik sanki o gun, hocamizin asistani Furkan'in Emirgan'dan gecerken guzel bir ney taksimi sunmasi ile bizi o gunlere goturdu. Bogaz gezimiz unutulmaz ve doyumsuz bir hal aldi. Istanbul bu dedim kendi kendime yasamak, istanbul'u yasamak iste bu.
istanbul'un ruhunu anlamak iste bu.
istanbul'u seyrederken Bogazicin'den, bu guzelligi yaradan kimbilir ne kadar guzeldir
diye dusunmek iste bu.
Gemimiz Üsküdar, Kanlıca, Rumeli ve Anadolu hisarları, Boğaziçi ve Fatih Sultan Mehmet köprülerini geçerek Boğaz'ı dolaştı.
Gezi süresince İstanbul'un tarihi, sosyal ve toplumsal yapısı, korulukları, ağaçları ve musikisi hakkında bilgi veren Doç. Dr. Dursun, tarihi yarim ada bolgesinde ki yapilara iliskin bilgileri de davetlilerle paylasti.
Üsküdar Meydanı'ndaki Mihrimah ve Rabia Gülnuş Emetullah camileri hakkında bilgi veren Dursun, Üsküdar'ın hanım sultanlar tarafından imar edilen bir semt olduğunu ve 'Kabe Toprağı' tabiriyle anıldığını söyledi.
Dursun, 'Üsküdar'da sabah oldu' tabirinin, İstanbul'a ilk güneşin Üsküdar'da doğmasından kaynaklandığını ifade etti.
Üsküdar'daki Nurbanu Sultan Külliyesi'nin, Mimar Sinan'ın yaptığı en güzel külliye olduğunu dile getiren Dursun, Mahpeyker Külliyesi'nin de bugün Çinili Cami olarak bilindiğini anlattı.
Uskudar'la ilgili en guzel sozu 18. yuzyil basinda yazmis oldugu sahilnamesinde Seyit Vehbi ne guzel soylemis:
Can bagislar aleme ab u heva-yi Uskudar
Nevha-i isa midir bad-i saba-yi Uskudar
Var ise aklin sana benden nasihat Vehbiya
Alem eyle gecmeden vakt-i safa-yi Uskudar
Boğaziçi'nde özgünlüğünü koruyan en önemli tarihi yalılardan birinin Fethi Ahmet Paşa Yalısı olduğunu belirten Dursun, yakın döneme kadar birçok yalının klasik üslubunu ve özelliklerini kaybettiğini hatırlatti.
Haluk Dursun, 'Boğaziçi, 1985'ten sonra yoğun olarak yapılaşmaya açıldı. Boğaziçi, tarihi ve tabii kimliğini kaybetmeye başladı. Birçok koru içine Boğaz'ın doğasına uymayan villalar yapıldı. Bu villalar çok yüksek fiyatlarla alıcı buluyor' dedi.
Haluk Dursun, 'Şair Orhan Veli Kanık, şiirlerinde Boğaziçi'nin simgelerini yoğun şekilde kullandı. Yahya Kemal ve Ahmet Rasim gibi önemli yazar ve şairlerin de İstanbul ve Boğaz kültürüne büyük katkıları var' diye konuştu. Gezinin sonunda Dursun, 'Bogazicinde kirk yilim' adlı kitabını imzalayarak davetlilere hediye etti.
Elimden geldigi kadar en azindan tarihi yapisini koruyan yalilari goruntulemeye calistim. Bunlardan bazilarini sizinle paylasmak istiyorum. Amator bir fotografciyim ama insallah begenirsiniz.
Bogazici koprusunun hemen altinda Beylerbeyi Sarayini
biliyorsunuzdur zaten, butun ihtisamiyla karsilar
Bogazicinde gezintiye cikanlari...
En cok gezmeyi sevdigim saraylardan biridir.
Bu yalinin alt tarafina dikkat edin. Altinda kayikhanesi vardir, eskiden padisahlar yalilara, yalinin bogaza bakan kapisindan, sultanlarda yalilarin altindan ust katina cikan bir merdiven yaptirmislar, kayikhaneden yaliya cikarlarmis.
Debreli ismail pasa yalisi...
Hasip Pasa yalisi, hala tarihi ozelligini koruyor
yakin zamanda bozmazlarsa insallah...
Cengelkoy'de Sadullah Pasa Yalisi
Bogazici'ni gezmenin, bogaz icinde gunduz seyrana, gece mehtaba cikmanin olmazsa olmazi siirdir, musukidir diyor Haluk dursun Bogazicin'de kirk yilim kitabinda. Hem sarkilarda bogazici vardir, hem sarkilarla bogazici.
Cok insan anlayamaz eski musikimizden
Ve ondan anlamayan bir sey anlamaz bizden
diyen ve sonra ilave eden;
Bu yaz kemenceyi bir dinledinse Kanlica'da,
Baharda bir gece tanburu dinle Camlica'da.
Yahya Kemal
Kandilli'de Kont Ostrorog Yalisi ve tepede koskler.
Harika bir butunluk icindeler, dogrusu etkilenmemek
mumkun degil. Muthis bir manzara...
Bence bugunluk bogaz gezisi yeterli, yarinda sanli
tarihimizin zenginligini ve ihtisamini gosteren diger resimleri paylasirim sizinle, bogazici bu, hic bir iki satira sigar mi?
Firdevs bu sehri seb u ruzunda iyandir
Her cesmeden ab-i Serefabad revandir
Her lahzasi bir zemzeme-i Suz-i Dilara
Her saati bir fasl-i Beyati Araban'dir.
Bogazici.
This entry was posted
on Pazartesi, Haziran 07, 2010
at 10:45
and is filed under
Tane Tane Istanbul
. You can follow any responses to this entry through the
comments feed
.