“Rabbim, sanırlar mı ki ben secde ederken taşa toprağa baş koyarım?
Hayır, eğilen başım o kaskatı yerde, Sen’in aşkının yumuşak dalgalarına karışır.
Rabbim, sanırlar mı ki, bir şeye dua edip bitirmek, gene dua edip yitirmek endişesindeyim?
Hayır, dudaklarım ismini analı beri söz söylemekten bile utanır olduğumu Sen’den başka kime anlatabilirim?
Rabbim, zannederler mi ki günah kapımı çalmaz, suç elimin ayağımın yolunu bilmez? Rabbim, sanırlar mı ki bir aşinaya, bir dosta gülümseyen dudaklarım, bir zevkin, bir meclisin dağdağasına iştirak eden hislerim, orada bunlarla alışveriştedir?
Hayır, alışımın, verişimin kiminle olduğunu bilirsin. Sen’den başkasına bildiremeyeceğim için de susarım işte.”
(Samiha Ayverdi, Yusufçuk)
This entry was posted
on Cumartesi, Ekim 22, 2011
at 09:23
and is filed under
Hayatin icinden...
. You can follow any responses to this entry through the
comments feed
.