Icimi Yakan Bir Sure !  

Posted by Tespih Taneleri... in
























(Mal, mülk ve servette) Çoklukla övünmek, sizi 'tutkuyla oyalayıp, kendinizden geçirdi.

"Öyle ki (bu,) mezarı ziyaretinize (kabre gidişinize, ölümünüze) kadar sürdü.

"Hayır; ileride bileceksiniz.

Yine hayır; ileride bileceksiniz.

Hayır; eğer siz kesin bir bilgiyle bilmiş olsaydınız,

Andolsun, o çılgınca yanan ateşi de elbette görecektiniz.

( Tekasür Suresi, 1, 2, 3, 4, 5, 6 )

Beni en cok etkileyen surelerden bir tane daha arkadaslar... Namazlardan sonra okumayi aliskanlik haline getirmemiz gereken bir sure...
HZ.Ömerin oğlu abdullah (R.A.)şöyle anlatmaktadır:


Hz. peygamber(S.A.V.)ashabına:

"-sizden biri hergün bin ayet okuyamaz mı ? " buyurdu. Orada bulunan ashab-ı kiram:

"bin ayeti hergün kim okuyabilir Ya Resullallah " dediler .Hz . Peygamber Aleyhisselam Efendimiz :

"-sizden biri hergün Tekasür Suresini okuyamaz mı? İşte bu sure , bin ayete denk(eşit)tir." buyurdu.

Hz.Ömer (R.A.) Efendimizin rivayetine göre ise, Resulu Ekrem (S.A.V.) , Ashabına hitaben:

"Her kim , geceleyin bin ayet okursa , Yüce Allah , o kimseyi gülerek karşılar buyurdu.
 
Hadîs-i şerîfte buyuruldu ki:


“Tekâsür sûresini okuyan kimse, melekût âleminde, şükrü yerine getiren diye çağrılır.”

Rızkınızın Çoğalması maddi darlık çekmemek için çok etkilidir.


Pazartesi veya çarşamba gecesi Tekasur Suresi abdestli olarak 40 defa okunmasi tavsiye edilir... Bu mubarek gunlerde devamli ibadet ile mesgul olmak umidi ile...

Efendim''e !  

Posted by Tespih Taneleri... in ,




Rü'yâma giren nazlı nigâr oldun efendim



Göğsümde açan gül gibi nâr oldun efendim


Buz kesti vücudum kara kışlarda yaşarken

Dünyamı saran taze bahar oldun efendim


Kuşlar gibi daldan dala beyhûde konardım


Ömrümdeki en doğru karar oldun efendim


Vazgeçti gönül yapma çiçek bahçelerinden


Ruhumda açılmış gülizâr oldun efendim


Sıyrıldı başım nur ile pespaye duruştan
Halimdeki gül soylu vakar oldun efendim


Dünya da sen oldun bana ukba da sen oldun


Âlemdeki en kutlu diyar oldun efendim


Sevda nedir âşık kime derler bilemezdim

Lâyık mıyım âh sen bana yâr oldun efendim



Yusuf Dursun' un bu guzel siiriyle baslamak istedim. Beni cok etkileyen ve her okudugumda kendimi cok farkli alemlerde buldugum bir siirdir bu...Yogun ve tarifsiz duygular, bazen hissiyatin doruklarda yasandigi anlar olur yaa iste oyle...

Tatil bitti... Yuce Rabb'ime ne kadar hamdetsem azdir, umdugumdan da guzel ve ozgur gunlerdi dogrusu...
Tabii Mevlam annemden ve babamdan razi olsun... Onlarla tatil odul gibi oldu... Sanki yasanan onca seye inat on gunluk mutlu, huzurlu ve rahat gunler hediye edildi bana...
Lakin sunu anladim ki mucizeler var! Herlade var diyeceksiniz ama yasamak baska oluyor.
Allah isterse olmayacak hic bir sey yok su hayatta...:)) Yeter ki istemesini bilelim... O (cc) zaten ''isteyin, vereyim!'' buyurmuyor mu?
Ben her lahza, harf harf yasadim...

Ya Rabb! Zatinin Celaline ve Saltanatinin Buyuklugune Yakisir Sekilde Sana Hamdolsun...

Bolugumu ve sizleri hic unutmadim, artik beraberiz insallah... Cok ozledim dogrusu...:))

SEVGILERIMLE arkadaslar...

Sultan’ın Denize Atılan Yüzüğü  

Posted by Tespih Taneleri... in



Kanunî Sultan Süleyman bir gün boğaz gezisi yaparken, kayığını Beşiktaşlı Yahya Efendi dergâhının tarafında kıyıya yanaştırıp Efendi hazretlerini de yanına davet etmişti. Yahya Efendi k.s. da beraberinde nur yüzlü bir zatla geldi.Boğazda seyir halinde olan kayıkta Kanunî ile Yahya Efendi birbirleriyle tatlı bir sohbete başladılar. Fakat misafir zat bu sohbete katılmamıştı ve sürekli padişahın parmağındaki pek kıymetli yüzüğe bakıyordu. Durumu fark eden Kanunî yüzüğünü çıkarıp o zata verdi. Ancak o zat yüzüğü aldığı gibi denize fırlattı. Sultan buna içerlediyse de Yahya Efendi’nin hatırına bir şey demedi.


Gezi nihayete erip kıyıya yanaştıklarında, o zat eğilip denizden bir avuç su aldı ve kendisine hayretle bakan Kanunî’ye uzattı. Zatın elinde az evvel fırlattığı yüzüğünü gören Kanunî yüzüğünü aldı. Bir şeyler diyecekti ki, o nur yüzlü zat hızla yanlarından uzaklaşıp gözden kayboldu. Sultan iyice şaşırmıştı.


Yahya Efendi, mütebessim bir şekilde izah etti:

– Sultanım! Bu zat görmeyi epeydir arzuladığınız Hızır Aleyhisselam idi, dedi.

Ahh ahh! Canlar bakarsiniz belki bir gun bize de gorunur mubarek... Seneler evvel anaannemlerde kaliyordum Midyat'ta, kapi caldi. Dedem kapiyi acti ve ustu basi daginik bir dilenci sessiz bir sekilde elini uzatmis bakiyor. Dedemde bos cevirmek istemedi bozuk yok dur icerden alip geleyim dedi lakin dondugunde o yoktu...
''Gozlerinde bir acayiplik bir derinlik vardi sanki'' dedi. Hocasina anlatti ve buyuk ihtimal Hizir (as) oldugunu soylemis. Dedem cok buyuk pismanlik icersinde eve dondugunde gozleri dolu dolu ''keske cebimde ne varsa verseymisim '' dedi. O da hep beklerdi onu, hep bahsederdi...
Allah rahmet eylesin dedecigim...Bir fatiha esirgemezseniz sevinirim...
Kim bilir herkesin onunla ilgili en azindan buyuklerimizin ne anilari vardir...
Demek ki bekleyince geliyor diye dusunuyorum... Rabb'im onlara layik etsin bizi insallah...
Imtihanlarimizi Mevla'nin razi olacagi sekilde gecirmek umidi ile... Sevgilerimle

Ahlâk ve Ahiret  

Posted by Tespih Taneleri... in




Hz. Peygamber s.a.v.: “Allahım! Suretimi güzel yarattığın gibi ahlâkımı da güzelleştir” (Ahmed b. Hanbel; Beyhakî) diye çokça dua etmiştir.Sahabenin büyüklerinden Ebu’d-Derdâ r.a. bir gece:

Allahım! Suretimi güzel yarattığın gibi, ahlâkımı da güzelleştir, diyerek çokça yalvardı ve sabaha kadar dua etti. Sabah olunca hanımı Ümmü’d-Derdâ:

– Ebu’d-Derdâ! Bütün gece dua ve niyazın hep ahlâk güzelliği hakkında oldu. Niçin sabaha kadar böyle dua ettin, diye sordu. Ebu’d-Derdâ r.a. şöyle dedi:

Ümmü’d-Derdâ! Müslüman bir kul ahlâkını güzelleştire güzelleştire yaşar ve nihayet güzel ahlâkı onu cennete götürür. Bunun gibi ahlâkını çirkinleştire çirkinleştire yaşar ve kötü ahlâkı onu cehenneme sokar.” (Buharî; Beyhakî).

Hayirli Cuma'lar olsun...

Related Posts with Thumbnails
Site'de Kaç Kişiyiz